Deri yaşlanmaya bağlı değişikleri en belirgin olarak gösteren kompleks ve dinamik bir organdır. Yaşlılık 65 yaş üstü olarak tanımlansa da derinin yaşlanması doğum ile beraber başlar ve 20 yaşından itibaren deride yaşlanmaya ait belirtiler ortaya çıkar.
Yaşlanma süreci genetik ve dış faktörlere bağlı olmak üzere ikiye ayrılır. Yaşlanmanın hızı genetik alt yapı nedeni ile tüm canlılar ve aynı tür canlıların bireyleri arasında da farklılıklar gösterir. Yaş alma sürecinde deri yaşlanmasında genetik faktörlere ek olarak metabolik ve endokrin faktörler de rol oynar. Dış faktörlere bağlı yaşlanmanın başlıca nedenleri güneş ışınları, hava kirliliği, sigara, stres ve kötü beslenmedir. Yaşlanma ile beraber deride ince ve derin kırışıklıklar, kuruluk, deri elastikiyetinin azalması sonucu gevşeme/sarkma, lekelenme, damarlanma artışı, kızarıklıklar ve cilt kanserleri görülebilir.
‘Peki cilt yaşlanması önlenebilir mi?’ sorusunun cevabı dış faktörlere bağlı cilt yaşlanması önlenebilir ve genetik cilt yaşlanmasının etkileri azaltılabilir. Bunun için yapılması gerekenler nelerdir:
- Güneş koruyucu krem kullanımı ihmal edilmemelidir.
- Beslenme ve uyku kalitesine özen gösterilmelidir.
- Sigara kullanılmamalı, alkol tüketimi sınırlandırılmalıdır.
- Ciltte oluşan hasarları onarmak ve yaş ile beraber gelişmesi olası deformiteleri önlemek için ise botoks, mezoterapi ve cihaz uygulamalarından yararlanılabilir.
